Yurtdışında İş Amaçlı En Çok Gidilen Ülkeler

100lerce yurtdışı kariyer yapmış mezun incelememizde mezunların yurtdışı kariyer için izledikleri 5 stratejik yol olduğunu gördük.

Bu 5 stratejiyi tek tek sayalım hızlıca.

En sık kullanılan yöntem ile başlıyoruz. 1.madde Eğitim amaçlı yurtdışına gidip sonra çalışmaya başlayanlar. En en sık gördüğümüz yöntem bu arkadaşlar. Çoğu kişi yüksek lisans ya da doktora için yurtdışına gidiyor, hatta bunun bir adım öncesi de var, lisanstayken erasmus ya da exchage programlar ile bir yerlere gidiyorlar. Gittiği yerde network yapıyorlar. Ardından üniversiteden mezun olduktan sonra genelde aynı okula bu sefer yüksek lisansa gidiyorlar. Hocalarla da tanıştıkları için kabul almaları kolay oluyor. 2 yıllık yüksek lisans yaparken de özellikle ikinci sınıfta yoğun bir şekilde iş arayışına geçiyorlar ve çoğu da buluyor. Unutmayın bir ülkeye eğitim nedeniyle gittiğinizde uzun süreli oturma izni alırsınız. Ardından işverenleri ikna edip çalışma izni almanız da kolaylaşır. Gördüğümüz mezunların önemli bir kısmı bu taktiği kullanıyor. Yani bir şekilde o süreçte şirketlerde iş buluyorlar. İlla bir şirkette çalışmak değil, üniversite de araştırma görevliliği, öğretim görevliliği gibi işler ile de yani aslında akademik kariyer ile de kazanç sağlamaya başlıyorlar. Yani kilit nokta yüksek lisans gibi bir eğitim ile yurtdışına çıkmak ve orada uzun süreli kalıp fırsatları kollamak. Özellikle yüksek lisans başvuruları 4. Sınıfta yapıldığını, niyet mektubu, referanslar, ingilizce yeterlilik sınavı, GRE ya da Gmat skorları gibi üniversiteden üniversiteye değişen kriterler olduğunun altını çizelim. 

Geldik ikinci en sık kullanılan yönteme.

İkinci önemli yöntem üniversiteden mezun olur olmaz Türkiyedeki yabancı firmalarda çalışmaya başlamak. Bu ne işimize yarayacak diyeceksiniz. Global bir firmada çalışıyorsanız o firmanın avrupa amerika hatta asyadaki diğer merkezlerine çalışmak için geçme fırsatınız olur. Önemli bir kesim de bu yöntemi kullanıyor. Bu çok güvenilir bir yöntem hem işveren hem de sizin için. Çünkü firma sizi tanıyor, yeteneklerinizi, yetkinliklerinizi, neyi nasıl yaptığınızı biliyor, e siz de firmayı tanıyorsunuz. Sadece ülke değiştiriyorsunuz, bu da adaptasyonu her iki taraf için de çok kolaylaştırıyor.  Tabi Türkiyede olup global bir şirkete girmek kolay değil. Unutmayın, bunun en iyi yöntemlerinden biri üniversitedeyken mümkünse global şirketlerde staj yapmak. Yani ilk maddede olduğu gibi üniversitede yapacaklarınız bu kariyer yolu için de kritik. 

En sık gördüğümüz üçüncü yöntem ise şu:

Yine Türkiyede yabancı bir firmada çalışmaya başlayıp sonra yurtdışındaki başka bir firmaya transfer olmak. Unutmayın global bir firmada çalışırsanız yabancı bir firmanın sizi ya da okulunuzu tanımasa bile çalıştığınız global firmanın ismi nedeniyle sizi tranafer etmek isteyecektir. Bunun de çevremizde çok güzel örneklerini görüyoruz. Örneğin istanbulda Intel ya da IBM de  çalışan biri gidiyor İrlanda dublindeki Google genel merkezinde ya da Amsterdam daki microsoftta çalışabiliyor.

Nispeten daha az gördüğümüz ama yine de gördüğümüz 4.yönteme geçelim. 

Yerel firmalarda çalışıp doğrudan yurtdışındaki firmalarla görüşüp teklif alan mezunlar da var. Bu kişiler deneyimlerini yapmış oldukları iş görüşmelerinde öyle güzel satıyorlar ki, ingilizceleriyle öyle güzel anlatıyorlar ki teklif alıp transfer olabiliyorlar. Son olarak belki de en en nadir gördüğümüz yöntemi de söyleyelim ki kalmasın. Mezun olur olmaz sadece stajları ve akademik başarılarını mükemmel düzeyde iş görüşmelerinde satarak teklif alan mezunlar da var elbette. Bu kişiler iş deneyimleri olmasa da doğrudan yurtdışına çıkabilmeyi başarabiliyorlar.